İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Perasma’nın Yeni Sergisi “Folding The Sea Into Dresses That Dissolve Like Salt” 29 Haziran’da Leros’ta Açılıyor

Perasma’nın Leros’taki sergi serisi, bu yaz da devam ediyor. “Folding The Sea Into Dresses That Dissolve Like Salt” (Tuz Gibi Çözülen Elbiselere Katlamak Denizi) başlıklı sergi, 29 Haziran – 23 Ağustos 2025 tarihleri arasında sanatseverlerle buluşuyor. Üçüncü yılına giren Leros Projesi, yine adanın ritmine, geçişlerine ve birlikteliklerine kulak veriyor. Sergi bu kez adanın denizle kurduğu çok katmanlı, değişken ve sezgisel ilişkiyi merkezine alıyor.

Her yıl Perasma tarafından düzenlenen Leros Projesi, adadaki farklı mekânlarla etkileşim kuran bir sanat oluşumu. Leros’un tarihinden, doğasından ve kimliğinden ilham alan sanatçılarla yeni üretimlere alan açmayı hedefliyor. Uluslararası sanatçılar sergiye davet ediliyor; aynı zamanda atölyeler, söyleşiler, film gösterimleri ve performanslar gerçekleştiriliyor. Yerel kültürel
ortaklarla kurulan iş birlikleriyle proje, Leros’ta sanat için güçlü bir buluşma noktası hâline geliyor.

2025 Sergisi: Folding The Sea Into Dresses That Dissolve Like Salt

Bu yılki sergi, birlikte var olmanın, bağlı kalırken özgürleşmenin ve temasın, kimlikler ve sınırlar arasında nasıl şekillendiğini araştırıyor. Anlam, sabit hedeflerde değil, ilişkilerde, hareketlerde ve ortak bir ritimde şekilleniyor. John Donne’un “Veda: Yas Tutmayı Yasaklayan” şiirindeki pergel metaforu serginin düşünsel çıkış noktalarından biri. Bir ayağı sabitken diğer ayağıyla genişleyen bir hareketi anlatıyor. Burada bir taraf köklenmeyi, diğer taraf keşfetmeyi temsil ediyor. Yön değil, ritim arayan bir deneyimden söz ediliyor. İki aşığın görünmez ama kopmaz bağı gibi, sergideki hareket de merkezinden uzaklaşsa bile ona sadık kalıyor.

Bu yaklaşım adanın doğasıyla da örtüşüyor. Leros, bir yandan sabit bir yer, bir yandan da sürekli değişen bir ritim. Denizle, rüzgarla ve hafızayla birlikte adanın sınırları esniyor. Anlatılar parçalı ama birbirine bağlı bir bütün oluşturuyor. Sergi, doğrusal bir anlatıdan kaçınarak hareketin, kırılmanın ve dönüşümün etkin olduğu bir alan yaratıyor. Alejandro Jodorowsky’nin “psikobüyü” kavramından ilhamla, dönüşüm burada düşünceyle değil, eylemle, sembolle ve sezgiyle gerçekleşiyor. Yapıtlar açıklamak için değil, var olmak ve yankı bulmak için üretiliyor. Tıpkı kuşun bir cevabı değil, şarkısı olduğu için ötmesi gibi.

Deniz ve ada da bu ritmi taşıyor. Birbirinden ayrı düşünülemeyen, birbirini tamamlayan ama sürekli değişen iki unsur olarak var oluyorlar. Bazen deniz adaya sınır çiziyor, bazen ona ulaşımı mümkün kılıyor. Kimi zaman ada korunup kapsanıyor, kimi zaman ise açıkta bırakılıyor. Sergi kapsamında, özel performanslar, sanatsal buluşmalar ve etkinlikler gerçekleşecek. Her yıl olduğu gibi bu yıl da sanat profesyonelleri, koleksiyonerler ve kültür insanları Leros’ta bir araya gelecek.

2025 edisyonunda yer alması beklenen sanatçılardan bazıları:
Korakrit Arunanondchai, Hüseyin Aksoy, Deniz Aktaş, Mirna Bamieh, The Centre for the Less Good Idea, Margherita Chiarva, Giorgio de Chirico, TM Davy, Brian Eno, Alice Guittard, Lucio Fontana, Gülsün Karamustafa, Laura Footes, Ali Kazma, William Kentridge, Joline Kwakkenbos, Ömer Pekin, Lola Montes Schnabel, Dora Maar, Takis, Athina Rachel Tsangari, Rinus Van de Velde, Evgenia Vereli, Kostis Velonis ve Chen Wei.

Geçmiş Edisyonlar

Leros Projesi, her yıl sanatçıların Leros’un tarihine, doğasına ve coğrafi konumuna dair farklı perspektifler geliştirmesine alan açarak, uluslararası sanat dünyasında kendine özgü bir yer edinmeye devam ediyor. Geçmiş yıllarda projeye katılan sanatçılar arasında William Kentridge, Goshka Macuga, Cevdet Erek, Martin Creed, Alice Guittard, Maria Joannou, Lindsey Mendick, Pawel Althamer, Necla Rüzgar ve Nermin Er gibi isimler yer aldı. Leros’taki farklı mekânlarla kurulan sanatsal diyalog, izleyicilere çok katmanlı ve dinamik bir deneyim sundu.

Perasma Hakkında:
Burcu Fikretoğlu ve Gizem Naz Kudunoğlu’nun eş yöneticiliğini yaptığı Perasma Istanbul, mekâna özgü sergiler ve yerel ile uluslararası sanatçılarla iş birlikleri aracılığıyla çağdaş sanat ve kültür üzerine sorular sormaya ve bu alanları keşfetmeye odaklanan bir platformdur. Bu yaklaşımın en belirgin örneklerinden biri Leros Projesi’dir. Leros Adası’nın çok katmanlı geçmişi, bugünü ve geleceği üzerine düşünmeye alan açarken, sanatçılar, araştırmacılar ve yerel toplulukları bir araya getirerek yeni anlatılar ve karşılaşmalar için bir zemin oluşturuyor. Perasma, sanatçılar, izleyiciler ve proje mekânları arasında diyalog kurarak yaratıcı üretim süreçlerinin gelişmesine katkıda bulunmayı hedefliyor. Önümüzdeki dönemde Perasma, İstanbul ve Atina’daki varlığını sürdürürken, çağdaş sanat ve kültür ekseninde yeni diyaloglar geliştirmek amacıyla çalışmalarını farklı coğrafyalara genişletecek. Leros, platformun önemli merkezlerinden biri olmaya devam edecek ve ada, sanatçılar ile yaşadığı çevre arasındaki etkileşimleri inceleyen projelere ev sahipliği yapmayı sürdürecek.

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir