İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Hakan Bahar’dan Alaturka’ya Yenilikçi Yorum: Ergün Şenlendirici ve Hüsnü Şenlendirici Dokunuşuyla Bambaşka Bir “Ben Küskünüm Feleğe”

Moda ve sahne sanatlarını kendine has uslubuyla harmanlayan Hakan Bahar, yeni şarkısını yayınladı. Alaturka müzik dinleyicisinin çok sevdiği ve bildiği “Ben Küskünüm Feleğe” şarkısını tekrar yorumlayan Hakan Bahar, müziğin ve tasarımın adeta yıldız takımını bu iş için bir araya getirmiş. Mesela şarkıda udu Hüsnü Şenlendirici’den dinliyoruz, kapak resmi Hüseyin Özbalaban’ın eseri…

Yüksek modayı, nostaljiyi, bir dönemin estetik kültürünü ve tabii ki müziği merkeze aldığımız söyleşimiz sizlerle.

Yeni şarkınız “Ben Küskünüm Feleğe”  icrasıyla, müzisyenleriyle, kaydıyla hakikaten çok başarılı. Nasıl bir süreçti? Şarkıya nasıl karar verdiniz?

‘Ben Küskünüm Feleğe’, söz ve bestesi Baki Duyarlar’a ait, son derece incelikli bir Türk Sanat Müziği eseridir. Bu muazzam eseri, kalbinde alaturka müzik sevgisi taşıyan pek çok kişi gibi bana da yeni bir bakış açısıyla kazandıran isim ise Ergün Şenlendirici oldu. Ergün Şenlendirici’nin bu esere kattığı yenilikçi yaklaşım, onun müzikal zevki ve tavrı ile karşılaştığımda beni derinden etkiledi.

Bu ekiple bir araya gelme süreciniz nasıl gelişti? Şarkının ruhunu yansıtırken ekip uyumu sizin için ne ifade ediyor?

Ergün Şenlendirici ile bu eseri kaydetmeye karar verdiğimizde, beni çok değerli müzisyenlerle bir araya getirdi ve adeta bir orkestra şefi titizliğiyle süreci yönetti. Kanunda Cihan Güz, perküsyonda Ozan Kartal, kemanda Erim Nar, piyanoda ise Engin Alıcı gibi vizyon sahibi isimlerle unutulmaz bir kayıt gerçekleştirdik. Bu süreçte benim için çok kıymetli olan Hüsnü Şenlendirici, uduyla eserimize katkıda bulunurken tabii ki Ergün Şenlendirici de klarnetiyle esere müthiş değer kattı.

Ergün Şenlendirici ile hem düzenleme hem performans tarafında çalışmışsınız. Bu ortaklık size müzikal anlamda nasıl bir katkı sağladı?

Ergün Şenlendirici ile gerçekleştirdiğimiz bu ortaklık, beni icra etmek istediğim müziğe bir adım daha yaklaştırdı. Ergün’ün ‘etnik elektronik’ olarak tanımladığı bu sound, benim alaturka ile harmanlamak istediğim o duygusal derinlikle buluştuğunda, müzikal yolculuğumda yepyeni bir sayfa açıldı. Klasik ile modernin birleştiği, geleneksel melodilerin elektronik tınılarla iç içe geçtiği bu dokunuş, tam olarak aradığım o özgün sesi oluşturdu.

Kapak tasarımını da ayrıca bayıldık. O süreci de merak ediyoruz.

Kapak resmini, sanatçı Hüseyin Özbalaban çizdi. Bu çalışma için Hüseyin ile birkaç kez bir araya geldik, sohbetler ettik, müzik dinledik ve onun dünyasıyla benim dünyamı derinlemesine keşfettik. Beni stüdyosunda ağırladı, burada birlikte çalışarak eskizlerimi oluşturdu. Stüdyosunun her köşesinde benim eskizlerimle dolduğunda, içlerinden seçtik ve nihayet kapak çizimine karar verdik. Çizimin üzerine ise şarkının adını, grafik sanatçısı Hakan İhtiyaroğlu yazdı.

Şarkıların devamı gelecek gibi görünüyor, öyle değil mi?

Ergün Şenlendirici ile bir üçleme üzerine çalıştık. Bu üçlemenin ilk eseri ‘Ben Küskünüm Feleğe’ yayımlandı, ikinci eser ‘Ham Meyvayı Kopardılar Dalından’ ise Haziran ayında dinleyicilerle buluşacak. Üçlemenin son eseri üzerinde ise hâlâ yoğun bir şekilde çalışıyoruz.

Bu yaz sahne olacak mı? Siz seçicisiniz, yine şık ve elegan performanslar vardır aklınızda diye tahmin ediyoruz.

Sahne performanslarına kısa bir ara verip, müzikal açıdan kendi diskografimi oluşturmak için odaklandığım bir dönemdeyim. Yine Ergün Şenlendirici’nin liderlik ettiği bir orkestrayla, yeni eserler ve aranjeler üzerinde provalar yapıyoruz. Elbette bu provalar, sadece sahneye hazırlık değil, aynı zamanda kaydetmek istediğim eserlerin ön çalışmaları da oluyor.

Bir de yeni bir proje gerçekleşti: Casa Foscolo işbirliğiyle ‘Pera Rehberi’ konsepti altında vintage tutkunlarıyla buluşuyorsunuz. Bu projeyi biraz anlatır mısınız?

İstanbul’un kültür mirasının en özel örneklerinden biri olan, 135 yıllık tarihi Casa Foscolo binasında, Hakan Bahar ile birlikte ‘Pera Rehberi’ adı altında benim yıllar boyunca biriktirdiğim vintage koleksiyonumu, Casa Foscolo’da vintage severlerle buluşturuyorum. Üç gün boyunca, Casa Foscolo’nun en özel cumbalı odasında, Hakan Bahar Wardrobe vintage parçalarımı – John Galliano, Jean Paul Gaultier, Versace, Dolce & Gabbana, Pucci gibi ikonik parçalarımın yer aldığı koleksiyonumu sergiliyorum. Bu sergiyle, moda ve tarihin birleştiği unutulmaz bir deneyim sunmayı amaçlıyorum. Ayrıca, “Hakan Bahar ile Pera Rehberi” adlı bir video çekimi gerçekleştirdik. Pera’ya benim gözümden baktık ve yönetmen Refik Akyüz’ün şiirsel bakış açısıyla bu videoyu hayata geçirdik.

Hem sahnede hem stilinizde nostalji önemli bir yer tutuyor. Sizce bugünün dünyasında geçmişle bağ kurmak neden bu kadar etkileyici?

Etkilendiğimiz ve biriktirdiğimiz şeylerle bir bağ kurarız. Kendimi bildim bileli bir şeyleri biriktiririm; bazen bir yazı, bazen bir eşya, bazen bir fotoğraf… İşte bu birikimlerin etrafında döner yarattığım bu dünya. Kurduğum bu bağ; bazen geçmişten, bazen de günümüzden gelir. Farklı bir dönemin zarafeti, şimdiki ana ulaştığında, çeşitli göndermelerle çarpıcı bir etki yaratır ve yeni anlam katmanları ortaya çıkar. Benim için yeniden inşa etmek böyle başlar. Yeni anlam katmanları, tanıdık yapıların içinde yeniden şekillenir. Bu dönüşüm, yenilikçi yaklaşımlarıyla ilham kaynağı olur

Son olarak “Ben Küskünüm Feleğe” de dahil 5 şarkılık mini bir çalma listesi yapsak, diğer şarkılar neler olmalı sizce?

Ben Küskünüm Feleğe ( Hakan Bahar , Ergün Senlendirici)

Arabesque Cookie ( Duke Ellington)

Rast Okyanus ( Barbaros Erköse Ensemble)

A Vicious Murder ( Mehmet Ali Sanlıkol,Dave Liebman)

Oyun Havası ( Hüsnü Şenlendirici ,Barıs K )

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir