İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

İş Kültür’den Yeni Kitaplar Raflarda

Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İnceleme-Araştırma’dan Kılavuz’a, Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi’nden Modern Klasikler Dizisi’ne, Anı ve Biyografi’den Türk Edebiyatı Klasikleri’ne, yepyeni eserleri okuyucularıyla buluşturuyor.

İnceleme-Araştırma Dizisi

SHAKESPEARE SÖZLÜĞÜProf. Dr. Özdemir Nutku

Dünya edebiyatının en önemli tiyatro yazarlarından Shakespeare’in 17. yüzyılda yazdığı oyunlar günümüzde de ilgiyle okunup hayranlıkla seyrediliyor. Bu eserleri canlı tutan, insanlık hallerini sergilemekteki yetkinlikleriyle birlikte, kuşkusuz harikulade diyalogları. Aşk, tutku ve keder kadar, coşku, neşe ve ironiyi de muazzam bir ahenkle aktaran bu diyalogları değerlendirirken, Modern İngilizce ile Elizabeth Dönemi İngilizcesi arasındaki farkı gözden kaçırmamak büyük bir önem taşıyor. Aksi takdirde o dönemde kullanılan deyim, deyiş ve argo sözcükler günümüzde çok farklı anlaşılabilir, bunun yanı sıra sözcüklerin yan anlamlarını kavramakta pek çok zorlukla karşılaşılır. Eleştirmen, yazar ve çevirmen olarak da önemli yapıtlar ortaya koyan eğitimci ve yönetmen Prof. Dr. Özdemir Nutku’nun hazırladığı Shakespeare Sözlüğü için yazarın bütün oyunları ve şiirleri tarandı, 20 bine yakın sözcüğün Türkçe karşılıkları örneklerle verildi. Eser, perde, sahne ve dize numarası belirtilerek okurun örneklere kolayca ulaşabilmesini sağlayan sözlük, bu alandaki en kapsamlı çalışmalardan biri.

OKUMANIN TARİHİSteven Roger Fischer, Çeviren: A. Handan Konar

İnsanlığın en çarpıcı ve kalıcı başarılarından biri olan okuma mucizesinin serüvenini gözler önüne seren Okumanın Tarihi’nde Mezopotamya’nın çiviyazılarının karmaşıklığından Antik Mısır’da sesli okumaya, Roma İmparatorluğu’nda yayılan kodeks kültüründen Rönesans’ın basılı kitap devrimine ve nihayet internet çağının ekranlarına dek, okumanın farklı biçim ve anlamları inceleniyor. Steven Roger Fischer, okumanın bireysel yaşamlarımızın yanı sıra toplumsal yaşamımızı nasıl etkilediğini tarihsel, kültürel ve teknolojik bağlamlarıyla ele alıyor. Okumanın toplumları dönüştüren gücünü, insan bilincinin gelişimini şekillendiren etkisini ve gelecekte bizi bekleyen olası dönüşümleri ortaya koyuyor.

OSMANLI İMPARATORLUĞU’NDA BANKACILIK, TİCARET VE YATIRIMLAREditörler: Philip I. Cotrell – Iain I. Fraser – Monika Pohle Fraser, Çeviren: Adnan Kahiloğulları

İktisadi, toplumsal ve kültürel tarih alanlarının bazıları bugün ne yazık ki hayatta olmayan kalburüstü isimlerini bir araya getiren bu makale derlemesinde, Osmanlı İmparatorluğu ile Batı Avrupa’yı sanayileşmenin ilk yüzyılı boyunca giderek bütünleştiren başlıca kuvvetler farklı perspektiflerden ele alınıyor. Osmanlı coğrafyasındaki modernleşme dönüşümünün başlangıç aşamalarıyla da ilişkilenen olumlu ya da olumsuz ticari, mali ve parasal etkenlerin tahliliyle sınırlı kalmayan makaleler, geniş bir yelpazede sunulan bilgilerle aynı zamanda 19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’nun ekonomisine ve toplumuna genel bir giriş kitabı niteliği de taşıyor.

BEYİN NASIL ÇALIŞIR? – ÖNYARGILARIN ESİRİ OLMADAN DÜŞÜNME KILAVUZUCrawford Hollingworth – Cathy Tomlinson, Çeviren: Yonca Aşçı Dalar

Beyin etkinliğimizin yüzde 95’i bilinçaltı düzeyde gerçekleşiyor. Bu bilinçaltı bağlantılar bazen içimizdeki mantıksızlığı yansıtıyor, bazen de hiç memnun kalmayacağımız biçimde düşünmemize ve hareket etmemize neden olabiliyor. Beyin Nasıl Çalışır?, beynin gerçekte nasıl çalıştığına dair davranış bilimi sayesinde elde ettiğimiz son bulgulardan yararlanarak okurları kendi davranışları üzerinde kontrol sahibi olma konusunda bilgilendiriyor, güçlendiriyor, cesaretlendiriyor. Beynimize hükmeden önyargı ve yanlılıkların kapsamlı bir listesini sunmakla kalmayıp pratik tavsiyeler de içeren kitap, yapacağınız basit değişikliklerle çatışma ve kaygıyı azaltmanın, daha iyi kararlar almanın, daha çok eğlenmenin ve yeni hedeflere ulaşmanın mümkün olduğunu gösteriyor.

DİPTEN GELEN SES – ARİFİYE KÖY ENSTİTÜSÜ (1940-1946)Süleymen Edip Balkır

2022’de Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları etiketiyle çıkan Eski Bir Öğretmenin Anıları 1908-1940 başlıklıkitapta, yetiştiği son dönem Osmanlı okullarını, Kurtuluş Savaşı yıllarında aldığı öğretmenlik eğitimini, yirmi yaşında köyde başlayan öğretmenlik hayatını ve ardından önce müfettişliğe sonra ilk eğitmen kurslarına uzanan hikâyesini anlatan Süleyman Edip Balkır’ın hikâyesi Arifiye Köy Enstitüsü ile devam ediyor. Balkır’ın torunu Bengü Balkır Mısırlıoğlu tarafından arşiv fotoğraflarıyla ve belgeleriyle zenginleştirilerek yayına hazırlanan Dipten Gelen Ses, Arifiye Köy Enstitüsü’nde, enstitünün kuruluş, gelişim ve sona gidiş dönemleri anılar ve belgeler eşliğinde sunuluyor. 

Modern Klasikler Dizisi

GENE AŞKDoris Lessing, Çeviren: Tomris Uyar

Gene Aşk, geç yaşta aşk, tutku ve arzular üzerine kabul edilmiş görüşlere meydan okuyan bir yapıt. Konusu altmışlı yaşlarında, başarılı bir oyun yazarı ve yönetmeni olan Sarah Durham’ın çevresinde gelişiyor. 19. yüzyılda yaşamış, sıradışı bir kadının bıraktığı yazı ve resimlerle kurgulanan yeni bir oyunun çalışmaları sırasında Sarah, kendini beklenmedik bir duygular karmaşası içinde bulur. Tiyatro ekibinden iki oyuncuyla yakınlaşıp onların yaşamlarını tanıdıkça hem o zamana kadar benimsediği yaşantıyla hem de yaşlanmaya ilişkin genelgeçer kanılarla yüzleşmek durumunda kalır. Tomris Uyar’ın çevirisiyle sunulan Gene Aşk, ömrümüzün her aşamasında aşkın bizi sürekli nasıl şekillendirdiğine ilişkin incelikli bir anlatı.

KOMEDYENLERGraham Greene, Çeviren: Nilgün Miler

Graham Greene’in 1965’te yayımlanan Komedyenler’i, uzak ve yabanıl bir coğrafyanın, yoksulluğun ve yıkımın, şiddetin ve cinnetin kol gezdiği Haiti’nin fotoğrafını çeker. Papa Doc adlı diktatörün terör estirdiği, Tonton Macoute denen kontrgerillaların hesapsızca insan öldürdüğü; akademiden basına, politikadan iş dünyasına kadar toplumsal yaşamın iyice yozlaştığı Haiti bütünüyle bir “Kâbus Cumhuriyeti”dir. Greene’in zarif bir ironiyle resmedilen sayısız karakterinin hazin ama bir o kadar da muzip ve sağaltıcı hikâyelerinin gölgesindeki “Kâbus Cumhuriyeti” mecazı, sadece trajedinin değil, yıkıcı bir komedinin de çekirdeğini oluşturur.

ISABELLEAndré Gide, Çeviren: Alev Özgüner

Genç akademisyen Gérard Lacase, doktora tezinin araştırması için Normandiya’ya, Floche ve Saint-Auréol ailelerinin kaldığı Quartfourche Şatosu’na gider. Devri geçmiş soyluluğun kasveti ve taşranın boğucu havası içinde Lacase, kütüphanede eski bir mektup bulur. Bu unutulmuş belgede, şato ahalisine dâhil olmasına rağmen ortada hiç görünmeyen bir kadından söz edilmektedir. Lacase’ın bir portrede suretini gördüğü, gizemli Isabelle’e sevdalanması uzun sürmeyecektir. 1890’lı yıllarda geçen Isabelle romanında André Gide, merak ve hayranlığın birbirini kamçılayışını özgün üslubuyla anlatıyor.

PÁL SOKAĞI ÇOCUKLARIFerenc Molnár, Çeviren: Yonca Aşçı Dalar

Macar edebiyatının en ünlü yapıtlarından olan 1907 tarihli Pál Sokağı Çocukları, bir çocuk klasiği olarak yazarı Ferenc Molnar’a dünya çapında ün kazandırmıştır.  Yetişkin okurlara da çocukken kurulan bağların saflığını ve derinliğini hatırlatan; cesaret, dostluk, sadakat ve fedakârlık temalarıyla, belleklerden silinmeyen capcanlı karakterleriyle zamansız bir yapıttır. Birçok dile çevrilen, defalarca sinemaya ve sahneye uyarlanan bu eser, her çağda ve her yaştan okuru etkilemeye devam edecektir.

Anı DizisiİMPARATORLUĞUN YIKILIŞINA DOĞRU, Mustafa Asım Çalıkoğlu  

Gazeteci, yazar, siyasetçi ve mütercim Mustafa Asım Çalıkoğlu’nun 1953-1954 yılları arasında Son Posta gazetesinde tefrika edilen hatıralarının Devr-i Hamid’den Meşrutiyet’e-Gücümüzü Hürriyet Aşkından Aldık başlıklı ilk bölümünün ardından, 5 Kasım 1953-3 Şubat 1954 tarihleri arasında yayımlanan hatıraları da İmparatorluğun Yıkılışına Doğru başlığıyla okuyucularla buluşuyor. Sürgün olarak bulunduğu Selanik’te İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne giren Mustafa Asım Bey, II. Meşrutiyet’in ilanıyla yaşanan coşkuyu anlatarak başlıyor. O günlerin toplumsal hadiselerini hem yerel hem de Avrupa basınından haberler ve yorumlar eşliğinde yansıtıyor. Meşrutiyet’in ilk günlerinden itibaren İttihat ve Terakki gazetesinin başmuharriri olarak yaşadığı zorlukları ve Şûra-yı Ümmet gazetesinin sorumluluğunun kendisine verilmesiyle döndüğü İstanbul’da yaşananları anlatıyor. Hatıralarında eksik bıraktığı tanıklıklarına da yer verilen kitapta Çalıkoğlu, dönemin siyasetçilerini, aydın, gazeteci ve sanatçılarını da bilinmeyen yönleriyle aktarıyor.

Biyografi Dizisi

HAMMURABİMarc Van De Mieroop, Çeviren: Bülent O. Doğan

Bir zamanlar dünyanın en ileri toplumlarına ev sahipliği yapan Mezopotamya’nın gelmiş geçmiş en büyük şahsiyetlerinden Hammurabi (salt. MÖ 1792-1750), Babil kralı olduktan sonra uzun süre bir iktidar savaşının içinde yer aldı. Zamanla idareci olarak sergilediği adil yönetim, diplomat olarak izlediği akıllı strateji ve savaşçı olarak gösterdiği başarıların etkisiyle, bugünkü adıyla Basra Körfezi’nden kuzeye doğru Mezopotamya’nın büyük bir kısmını ele geçirip tek devlet çatısı altında birleştirdi, böylece bölgesinde şehir devletinden teritoryal devlete geçişin öncüsü haline geldi. Fakat onu bugünlere taşıyan asıl başarısı savaşçılığı değil, yaklaşık 300 yasadan oluşan ve kendisinden önce kanun derlemeleri yapan hükümdarlardan farklı olarak ülkesinin çeşitli yerlerine diktirdiği dikilitaşlarla kamuya ilan ettiği Hammurabi Kanunları oldu. Gerek bu açıdan gerekse eldeki bilgi ve malzeme açısından Hammurabi, yazarın sözleriyle, belki de biyografisi yazılabilecek ilk insanoğludur.

Hasan Âli Yücel Klasikler DizisiSÜMER-BÂBİL TUFAN VE YARATILIŞ DESTANLARI, Çevirenler: Selim F. Adalı – Ali T. Görgü

Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi, Sümer-Bâbil Tufan ve Yaratılış Destanları eseriyle Eski Mezopotamya’nın kültürel mirasını onurlandırmaya devam ediyor. İnsanın ortaya çıkışı, toplumsal düzenin ilk kuruluşu, tanrılar ve doğanın oluşumunu konu alan yaratılış destanları, yaratılış büyüleri ile insanlığın ilk büyük yok oluş ve diriliş anlatısı olan tufan destanlarının Sümer ve Bâbil halklarının kültürel ve dinî yaşamlarında çok önemli bir yeri vardır. Bu destanların hepsini Türkçede ilk kez bir araya getiren ve tüm nüshaların özgün dillerinden karşılaştırmalı çevirilerini içeren bu kapsamlı çalışmada, Yedi Tanrının Doğuşu, Enlil Destanı, Enki ve Dünya Düzeni, Ninurta ve Anzu Destanı, Bâbil’in Ağır İşleri, Dunnu Teogonisi, Canlılar ve Nesnelerle İlgili Yaratılış Destanları, Yaratılış Büyüleri, Sümer Tufan Destanı, tufan anlatıları (Ugarit, Hitit ve Antik Yunan), Atra-ḫasīs Destanı, Atra-ḫasīs Tufan Destanı ve daha pek çok dikkat çekici metin yer alıyor.

Türk Edebiyatı Klasikleri 

KESİK BAŞHüseyin Rahmi Gürpınar, Günümüz Türkçesine Uyarlayan: Mehmet Tekin

Geçim sıkıntısı çeken akşamcı Nafiz Efendi, bir gün körkütük sarhoş halde eve dönerken akşamın alacakaranlığında fark edemediği bir kör kuyuya düşer. Mahallelinin ve polisin yardımıyla çıkarılırken kuyudan bir çıkın alır. Çıkına sarılı olan şeyse kesik bir insan başıdır. Tesadüfen bulunan bu kesik baş, İstanbul emniyetini alarma geçirir. Sırlarla dolu bu korkunç cinayeti çözmek için görevlendirilen Seyit ve Remzi Efendiler kolları sıvayarak soruşturma ve sorgulamalara başlarlar. Bu baş kime aittir, neden kesilip kuyuya atılmıştır, bedenin geri kalanı nerededir ve asıl önemlisi katil ya da katiller kimlerdir? Hüseyin Rahmi Gürpınar, tek polisiye romanı olan Kesik Baş’ta gerilimli ve sürükleyici bir kurguyla okuru, 1900’lerin başında İstanbul’un ara sokaklarında, izbe köşelerinde, mezarlıklarında ve gizemli otellerinde başlayıp İtalya’ya uzanan bir dedektifliğe davet ediyor.

Modern Türk Edebiyatı Klasikleri 

KIZILKUĞUHasan Hüseyin 

Toplumcu gerçekçi şiirimizin önde gelen isimlerinden Hasan Hüseyin’in (1927-1984) bütün şiirleri Türkiye İş Bankası Modern Türk Edebiyatı Klasikleri Dizisinde yayımlamayı sürdürüyor. Barış, özgürlük, emek temalarını destansı bir anlatımla işleyen, çarpıcı imgelerle bezeli kimi şiirleri unutulmaz ezgilere dönüşen Hasan Hüseyin’in 1970 TRT Şiir Başarı Ödülü’nü kazanan Kızılkuğu isimli kitabı da okuyucularla buluştu.

Kılavuz Dizisi

KÜÇÜLME Serge Latouche, Çeviren: Kağan Kahveci 

Küresel ekonomi büyümeye mahkûm mu? Tüketim toplumundan çıkış mümkün mü? Ekolojik ekonomi ve toplumsal hareketler üzerinde derin etki yaratmış temel metinlerden biri olan bu kitapta Fransız ekonomist Serge Latouche, kalkınma ve büyüme kavramlarını ekolojik ve toplumsal açıdan tartışmaya açıyor. Modern ekonominin refah getirmek yerine ekolojik ve toplumsal çöküşü hızlandırdığını öne sürüyor. Yerel ve dayanışmacı ekonomilere yönelmek, üretimi ve tüketimi yeniden düzenlemek gibi çözüm önerileri sunan Latouche’un yıllar önce tartışmaya açtığı küçülme fikri, iklim krizi ve sürdürülemez kalkınma politikaları karşısında her zamankinden daha güncel hale getiriyor. 

Çağdaş Dünya Edebiyatı

FİGÜRANDidier Blonde, Çeviren: Birsel Uzma

1968. Paris’te bir lise öğrencisi olan anlatıcımız bir tesadüf eseri kendini François Truffaut’nun “Çalıntı Öpücükler” filminin setinde buluverir. Öncüleri arasında Truffaut’nun yanı sıra Godard, Rohmer, Rivette gibi yönetmenlerin olduğu Fransız sinemasının kült akımı Yeni Dalga’nın son demleri yaşanırken kendisi de bir sinemasever olan kahramanımızın sete adım atışı, yetmişlere kadar sürecek figüranlık kariyerini başlatmakla kalmayacak, onu ilk görüşte âşık olduğu Judith ile tanıştırır.

2014. Truffaut’nun ölümünün otuzuncu yılı şerefine düzenlenen retrospektifte anlatıcımız figüranlık yaptığı filmi yeniden izleme şansı bulur. Beyazperdede gençliği ve o yıllar âşık olduğu Judith belirdiğinde, yıllar önce izini kaybettiği bu kadının peşine düşmeye karar verir. Saplantıya varan bu araştırma onu, geçmişin hayaletleriyle dolu bir Paris’te kaybolmuş zamanın izinde bir yolculuğa çıkarır.

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir