İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

“Hygge”: İhtiyacımız Olan Danimarkalı Konfor Kavramı

İskandinav terimi olan hygge, küçük şeyleri değerli kılarak bulunabilen rahatlık, memnuniyet ve iyi olma halini ifade eder.

Danimarkalı hygge kavramı, kısa bir süre önce küresel kelime dağarcığımıza popüler bir şekilde girdi. 2016 ve 2017 yılları arasında yalnızca hygge konusunda 30’dan fazla kitap yayınlandı ve New York Times ile The Guardian gibi büyük yayınlar, bu konu hakkında kapsamlı yazılar yayımladı. Neredeyse her mum, örtü ve rahat giyim şirketi, ürünlerini tanıtırken bu terimi kullandı. Danimarka’nın “rahat yaşam tarzı”nı anlatan bu kavram, 2016 yılında Oxford’un Yılın Kelimesi adayları arasına girdi; bu ödül, “kültürel anlam taşıma potansiyeli olan” en çok kullanılan ifadeleri her yıl vurgular.

Rahatlık, birliktelik ve iyi olma haliyle özdeşleşen bu kavram, doğası gereği oldukça huzur verici. Toplumsal ve kişisel güvenlik algılarının tehdit altında olduğu, belirsiz zamanlarda, hygge’nin çağrıştırdığı duyguları aramak oldukça yaygın. Şu anki küresel belirsizlik döneminde, bu terimi yeniden gözden geçirmeyi oldukça anlamlı buluyoruz. İşte Danimarka’nın hygge kavramı hakkında bilmeniz gereken her şey ve bu yaşam tarzını nasıl kucaklayabileceğiniz.

Hygge Ne Demek?

Hygge (söylenişi: “hoo-gah”), Oxford İngilizce Sözlüğü’ne göre, “memnuniyet veya iyi olma hissi uyandıran, rahatlık. Ayrıca hoş bir arkadaşlık kalitesi. Danimarka kültürünün tanımlayıcı bir özelliği olarak kabul edilen.” bir kavramdır. Orijinal kelime Türkçe’ye tam olarak çevrilemese de, genel anlamıyla rahatlık, cazibe, sadelik ve topluluk hissi çağrıştırır. (Bu kavram, Almanca “gemütlichkeit”, Hollandaca “gezelligheid” ve İsveççe “mys” gibi diğer İskandinav kelimelerine de benzer.)

“Hygge kavramının kökeni 1800’lerin başlarına kadar dayanmaktadır” diye açıklıyor Danimarkalı Meik Wiking, Kopenhag’daki Mutluluk Araştırma Enstitüsü’nün kurucusu. Wiking, The Little Book of Hygge: Danish Secrets to Happy Living (2017) adlı kitabında bu kavramın aslında Norveççe bir kelime olan “hugga”dan türediğini ve “rahatlatmak” anlamına geldiğini belirtiyor. Aynı zamanda İngilizce “hug” (sarılmak) kelimesiyle de ilişkili olduğunu ifade ediyor.

İskandinavlar Nasıl Hygge Yapıyor?

Wiking, The Little Book of Hygge adlı kitabında, insan mutluluğu üzerine çalışmalar yapan düşünce kuruluşunun başkanı olarak, Danimarka’da hygge’nin temel ilkelerini açıklıyor. Bunlar arasında atmosfer, mevcut olma hali (şu anın farkında olmak), zevk, şükran, rahatlık ve birlikte vakit geçirmek yer alıyor. “Hygge, basit zevkleri kutlama ve onları takdir etme anlamına gelir” diyor Wiking.

Danimarkalılar, yazın bahçede akşam yemeği yemekten, kışın ise genellikle uzun, soğuk ve karanlık geçen günlerde şömine başında çay içmeye kadar yıl boyunca hygge yapar. Ancak hygge sadece Danimarkalılar için değildir; bu kavram, komşu İskandinav ülkelerinde, örneğin Norveç ve İsveç’te de uygulanır. (İsveçliler, bunun için kendi kelimelerini kullanır: mys.) Sert hava koşullarına rağmen, tüm İskandinav ülkeleri, Birleşmiş Milletler’in Dünya Mutluluk Raporu’na göre dünyanın en mutlu ülkeleri arasında sıklıkla yer alır. (2022’de Danimarka, birinci sıradaki Finlandiya’nın ardından gelmiştir.)

Ancak Wiking, 2018’de Elle UK’ye verdiği röportajda, İskandinavların hayatın basit zevklerini daha rahat bir şekilde deneyimleyebilmelerinin, birçok İskandinav ülkesinin vatandaşlarının temel ihtiyaçlarını karşılamalarından kaynaklandığını belirtiyor. Bu ülkelerde ücretsiz üniversite eğitimi, sosyal güvenlik, evrensel sağlık hizmetleri ve ücretli aile izni gibi olanaklar vardır; bunlar, diğer dünya vatandaşlarının erişim sağlamakta zorlandığı imkanlar arasında yer alır.

Yine de hygge, herkes için farklı anlamlar taşıyabilir: Basit rahatlık, doğası gereği kişisel bir meseledir. Yumuşak bir battaniye ile sarmalanıp uzun zamandır okumak istediğiniz bir kitaba dalmak, bu hygge olabilir. Bir pencerenin önünden, güneş ışığının yüzünüzü ısıttığını hissediyorsanız, bu da hygge olabilir. Belki de arkadaşlarla birlikte içeride geçirilen bir akşam, masanın üzerinde kutu oyunları. Sonuçta, hygge’yi neyin oluşturduğundan çok, nasıl hissettirdiği daha önemlidir. Bazı insanlar için hygge, özellikle yılbaşı veya kış tatilleriyle özdeşleşir; bu, yavaşlamanın, sevdiklerinizle vakit geçirmenin ve eğlenceli bir an yaratmanın cesaretlendirildiği bir zamandır.

Hygge Yaşam Tarzının Temel İlkeleri Nelerdir?

Norveçli şef Signe Johansen, How to Hygge: The Nordic Secrets to a Happy Life (2017) adlı kitabında, hygge kavramının çoğu zaman belirli yiyecekler ve içeceklerle ilişkilendirilebileceğini söylüyor; örneğin, kakuleli çörekler (İsveçli tarifi) veya gløgg – İskandinavların tarçın, karanfil ve kakuleyle hazırladığı sıcak şaraplı içki.- Hygge: The Danish Art of Happiness adlı kitapta ise Danimarkalı yazar Marie Tourell Søderberg, genellikle hyggelig (sıfat formu) olarak kabul edilen ev eşyalarına da değiniyor; bunlar arasında mumlar, şömineler, el yapımı örtüler ve yünlü terlikler bulunur.

Danimarka’da bazı kelimeler, hygge hissini uyandıran nesneleri tanımlar. Örneğin, hyggebukser, evde rahatlayarak geçirdiğiniz zamanlarda giydiğiniz pantolonu ifade eder. Hyggekrog ise rahat bir köşe veya favori koltuk için kullanılan bir terimdir. Hyggeyi, Danimarkaca “çorap” anlamına gelen sokker kelimesiyle birleştirirseniz, hyggesokker oluşur; bu da aşırı rahat çorapları tanımlar. Hyggeyi, Danimarkaca “sohbet” anlamına gelen snak kelimesiyle birleştirirseniz, hyggesnak ortaya çıkar; bu da hoş sohbeti anlatan bir terimdir.

Danimarkalılar (ve diğer İskandinav komşuları) hygge yaşam tarzını benimserken, çoğu zaman daha fazla şey satın almak anlamına gelmediğini savunurlar. Bisiklet turları, orman yürüyüşleri ve yıldız izleme gibi açık hava aktiviteleri de hyggelig kabul edilir. Evde de, bir fincan kahve yapıp aile üyeleriyle veya arkadaşlarla sohbet edebilir, ya da salonda bir yapboz üzerinde çalışmaya başlayabilirsiniz. Herhangi bir şeyden ilham aldığınızda, daha önce hiç denemediğiniz bir yemek pişirebilir veya mevcut malzemelerle bir hobiye başlayabilirsiniz.

Danimarkalıların “rahat” yaşam tarzı hakkında belki de en önemli şey, Louisa Thomsen Brits’in The Book of Hygge: The Danish Art of Contentment, Comfort, and Connection (2017) adlı kitabında en özlü şekilde özetlenmiştir. Brits, temel olarak hygge’nin “gerçek hayatta bir sığınak yaratmanın pratik bir yolu” olduğunu yazıyor.

Hygge’nin Sağlık Faydaları

Hygge yaşam tarzını benimsemenin gerçek sağlık faydaları vardır (ve bunlar yalnızca genel mutlulukla sınırlı değildir). Thrive Center’a göre, rahat olmak, güvenli ve konforlu hissetmeye yardımcı olabilir. Ayrıca rahatlığın öz-değer, iyimserlik ve öz-şefkat gibi duyguları artırabileceğini belirtiyor. Bu etkiler sadece kısa süreli değil, uzun vadeli olabilir: Stres seviyeleri düştüğünde, potansiyel tehlikeleri sürekli aramak için harcanan enerji azalır ve bu da daha iyi bir uykuya yol açar. Kim rahat bir uykuyu sevmez ki?

Bunların yanı sıra, hygge’nin ruh sağlığına olumlu etkileri olduğu da kanıtlanmıştır. Bu yaşam tarzını benimseyen kişilerin, yalnızca huzurlu hissetmekle kalmayıp, aynı zamanda toplumla bağ kurma, güven duygusu ve genel iyilik halleri de artar. Kişisel olarak kendinizi değerli ve özel hissetmek, stresli günlerde zihinsel sağlık açısından iyileştirici olabilir.

Sonuç olarak, hygge, basit ama güçlü bir yaşam tarzı sunuyor: İçsel huzuru ve mutluluğu, dışsal koşullardan bağımsız bir şekilde yaratmaya olanak tanır. Şu anda dünyada yaşanan belirsizlikler ve zorluklar göz önüne alındığında, hygge, herkesin ihtiyaç duyduğu bir sığınak olabilir.

Günlük yaşamın telaşından kaçmak, kendimize ve sevdiklerimize anlar yaratmak, rahatlık ve basit zevkleri takdir etmek – işte hygge’nin özü. Bu, hayatın karmaşasından bir kaçış değil, hayatın kendisini daha anlamlı ve keyifli hale getirme biçimidir.

Kaynak: afar.com

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir