Cristina Branco, Portekiz’in dünya müzik sahnesine armağan ettiği özel seslerden biri. Tüm berraklığıyla dinleyeni adeta büyülüyor. *Fado’ya olan tutkusu ve yenilikçi yaklaşımı, onu çağdaşlarından ayırıyor. 16 Şubat gecesi Cemal Reşit Rey’de müzikseverlerle buluşacak olan sanatçıyla keyifli bir sohbet gerçekleştirme fırsatı yakaladık.
*Fado: Fado, 19. yüzyıldan günümüze kadar uzanmış bir Portekiz halk müziği türüdür. Fado’nun tam bir çevirisi olmamakla beraber, kelime anlamı kader ya da alın yazısına olarak çevrilebilir.
Biz de sizin gibi şairane başlayalım; sesinize karışmış olan okyanus tuzu ve muhteşem Fado’larınızla İstanbul’a geliyorsunuz… Biz çok heyecanlıyız!
Bu ne harika bir benzetme:) Teşekkür ederim. Evet; okyanus rüzgarlarıyla, okyanus tuzuyla karışmış sesimi ve müziğimi büyük zevkle sizlerle paylaşmaya geliyorum. Fado hepimizi büyüleyecek, avucunun içine alacak. Fado çok güçlü ve her zaman çok özel.

İstanbul’a yabancı değilsiniz, öyle değil mi?
Tabii ki değilim! Daha önce geldim, karış karış gezdim. Her adımda daha çok büyülendim. Hem konser için hem aile seyahati için geldim ve her seferinde bu şehir bana çok güzel davrandı. Kapalıçarşı, Mısır Çarşısı, Ayasofya, Karaköy, Pera… – her yeri gezdim.
Çok güzel yerler görmüşsünüz, peki İstanbul dinleyicisini sorsak size?
Şehir gibi, o da çok özel. Coşkulu ve gözlerimin içine bakan bir seyirci… Farklı dili konuşuyoruz ama anlaşıyoruz, biliyorum ki duygularımız, ruhumuz birbirine karşıyor. Müthiş bir sinerji.
Yeni albümünüz “Mãe”yi İstanbul’da ilk kez çalacak olmanız nasıl bir his uyandırıyor?
Her yeni albüm, farklı bir heyecan doğuruyor. “Mãe” gerçekten içime sinen ve beni derinden etkileyen bir albüm oldu. İstanbul, benim için özel bir şehir. Bu şehirde, bu albümü ilk kez dinleyicilerimle buluşturmak büyük bir anlam taşıyor. Hem İstanbul’a hem de müziğime olan bağım daha da güçlenecek.
Edebiyat ve müzik bir araya geldiğinde neler ortaya çıkıyor?
Bence sihir… Slauerhoff ve Shakespeare’in eserlerinden ilham alıyorum. Ve daha birçoklarından… Nasıl alınmaz ki, muazzam eserler. Her okumada bambaşka detayla sunuyor insana. Temalar belirliyorum, müziğimi bu şekilde yaratıyorum. Sanıyorum ki iyi de iş çıkıyor ortaya.

İlk yorum yapan siz olun