Söyleşi – Elif Sanchez: Yeniden Hissettiğim Her Bir Duygu, Yeni Bir Şarkıyı Doğurdu

Elif Sanchez, kendi yazdığı Türkçe, İngilizce ve İspanyolca şarkılardan oluşan “Stages of Love” albümünü yayınladı.

Müzisyen bir aileden gelen ve 10 yaşına kadar ailesinden aldığı müzik eğitiminin ardından, İstanbul Devlet Konservatuvarı’ndan üstün başarı ödülü ile mezun olan Elif Sanchez, 2017’de Bill Pierce Ödülü ve Akdeniz Müzik Enstitüsü Ödülü’nü kazanarak Berklee College of Music’den mezun oldu.

2021 yılında kendi adıyla yayınladığı Türk Halk Müziği, Klasik Müzik ve Caz eğitimini harmanladığı ilk albümünün ardından Sanchez’in 11 Grammy Ödüllü, 20’den fazla Altın ve Platin plak sahibi dünyaca ünlü besteci, gitarist ve prodüktör Javier Limon prodüktörlüğünde 11 şarkıdan oluşan 2.albümü “MI VOZ“da yer alan ve Kenan Doğulu ile düet olarak seslendirdiği ‘Vuelve (Kurşun Adres Sormaz Ki)’ ile büyük ses getirdi.

Madrid’de yaşayan sanatçıyla, röportajlar için geldiği İstanbul’da bir araya geldik. Keyifli okumalar.

“Stages of Love” albümünde aşkı hem kırılgan hem de güçlü bir duygu olarak aktarıyorsunuz.  Aşkın bu karmaşıklığını, müziği ve sözleriyle ne derece yansıttığını düşünüyorsunuz?

Aşk asla tek bir şey değildir – hem kırılgandır hem de yoğundur, hem geçicidir hem de sonsuzdur. Benimle aşk arasında karmaşık bir ilişki var, ve birçoğumuzun da benzer bir ilişkisi olduğunu biliyorum. Aşk, dünyayı renklerle dolu hissettirebilir ya da her şeyi gri tonlarına bürüyebilir. Ben her halini yaşadım ve bu albümdeki her şarkı, bu duygulardan doğal olarak doğdu. Yeniden hissettiğim her bir duygu, yeni bir şarkıyı doğurdu. Beni en çok heyecanlandıran şey, birçok insanın bu şarkıları kendilerine yakın hissedecek olması – çünkü aşk evrenseldir ve bizler hepimiz bunu kendi yolumuzla hissediyoruz.

Müzikal kariyerinizde hem Batı hem de Doğu müziği sahnelerinde önemli performanslarınız oldu. Bu iki dünyanın farklı etkilerini nasıl dengelediğinizi ve bu iki müzikal kimlik arasında sürekli bir hareketlilik hissedip hissetmediğinizi merak ediyoruz.

Onları ayrı kimlikler olarak görmüyorum, bir bütünün parçaları olarak kabul ediyorum. Hem Batı’dan hem de Doğu’dan ilham alıyorum ve bunların müziğimde doğal bir şekilde bir arada var olmalarına izin veriyorum.

Albümün ismi, “Stages of Love”, bir süreci anlatıyor. Albümü nasıl kurguladınız? Duygusal ya da tematik bir yol izleyip izlemediğinizi sorsak?

Evet. Albüm, aşkın yolculuğunu izliyor – ilk kıvılcımdan tutkuya, şüpheye, kalp kırıklığına, iyileşmeye ve nihayetinde öz keşfe kadar bir süreci takip ediyor. Bu, duygusal bir evrim gibi hissettirecek şekilde yapılandırıldı. Ama tıpkı gerçek hayatta olduğu gibi, bu evrim doğrusal değil. Her yeni duygu, deneyimi yeniden şekillendiriyor, bazen farklı bir sırayla. Karmaşık, bir roller coaster gibi – ama her zaman ilerliyor, sürekli olarak evriliyor.

“Stages of Love” ‘ın duygusal evrenini yaratırken ilham aldığınız özel bir an veya deneyim oldu mu?

Kesinlikle oldu. Albümü yazmaya başladığımda, kendimi tamamen dinlemeye başladım ve bu süreç bana çok şey öğretti. Özellikle Aralık ayında, duygularımla daha fazla bağlantı kurmaya başladım. O dönemde hissettiğim her şey, şarkılarımı oluşturdu ve bu duygu yoğunluğu albümün kalbine oturdu. Aşkın sadece mutlu anlardan değil, aynı zamanda acı veren ve iyileşme gerektiren duygulardan da oluştuğunu gördüm.

Son birkaç yılın sizin için zorlu geçtiğini belirtiyorsunuz. Bu dönemde yaşadığınız zorlukların müziğinize nasıl yansıdığını düşünüyorsunuz?

Zorluklar, aslında müzikle bağlantımı yeniden kurmamı sağladı. Kendimle yüzleşmek zor olsa da, bu süreç bana ne kadar önemli ve değerli bir şey yaptığımı hatırlattı. Bu albüm, tüm o acılı, karmaşık duyguların bir dışa vurumu. Duygularımla ne kadar dürüst olmaya başladım, o kadar ilham aldım. Bu albüm, bu yüzleşmenin ve kendimi bulma sürecimin bir yansıması.

“Stages of Love” albümünü oluştururken birlikte çalıştığınız prodüktörler ve müzisyenler hakkında neler söylemek istersiniz?

Çok şanslıyım çünkü hayatımda tanıdığım ve çok değer verdiğim prodüktörler ve müzisyenlerle çalışma fırsatım oldu. Onlarla birlikte çalışmak, albümün samimi ve otantik olmasına yardımcı oldu. Albümün her bir parçası, kalbimden çıkan bir duygu ve bu duyguyu doğru şekilde yansıtmama yardımcı olan harika bir ekip vardı. Onlar olmasaydı, albüm bu kadar güçlü ve anlamlı olamazdı.

İleriye dönük planlarınız hakkında konuşacak olursak, bir sanatçı olarak atacağınız adımlar konusunda ne gibi hedefleriniz var? “Stages of Love” sonrası keşfetmeyi heyecanla beklediğiniz yeni türler, iş birlikleri veya projeler var mı?

Yeni sesler ve iş birlikleri keşfetmek her zaman beni çok heyecanlandırıyor, farklı tarzlara daha derinlemesine dalmayı. Şu an birkaç heyecan verici projede çalışıyorum ve zamanı geldiğinde bunları sizlerle paylaşmayı sabırsızlıkla bekliyorum. Yolculuk hiç bitmiyor ve gelecekte neler olacağını görmek için çok heyecanlıyım!